Bu makalede, bireylerin din ve vicdan özgürlüğünü deneyimleyecekleri seküler bir yasal/siyasal alan ihtiyacı tartışılacaktır. Bu amaçla, önce özgürlük kavramı ardından Isaiah Berlin’in negatif ve pozitif özgürlük biçimleri arasındaki ayrımı ele alınacaktır. İkinci olarak, din ve vicdan özgürlüğü bir tür negatif özgürlük olarak sunularak, bu özgürlüğe mümkün olan en iyi şekilde sadece seküler bir yasal/siyasal sistemde sahip olunabileceği hususu ele alınacaktır. Üçüncü olarak, teokratik bir sistemde vicdan özgürlüğünün mümkün olup olmadığı tartışılacak ve son olarak, tüm farklı dini inançların karşılıklı hoşgörü temelinde birlikte var olduğu bir liberal, seküler ütopya sunulacaktır

Önceki İçerikAvrupa Insan Hakları Sözleşmesi’ne Giriş – Çeviri
Sonraki İçerikTürkiye Ekonomisi ve Yeni Ekonomi Programı: Sorunlar ve Politika Alternatifleri