Malum, Abraham Lincoln ünlü Gettysburg Nutku’nda (1863) demokrasiden kısaca ‘’halkın halk tarafından halk için yönetimi’’ (‘’government of the people, by the people, for the people’’) olarak söz etmişti. Bu ifadeyi
Mustafa Erdoğan
Mustafa Erdoğan lisans ve lisansüstü eğitimini Ankara Üniversitesi Hukuk
Fakültesi’nde tamamladı; 1991’de Doçent, 1997’de Profesör oldu. İdarî yargıda
(1983-85), Ankara Üniversitesi (1985-1990), Hacettepe Üniversitesi (1991-2010) ve
İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde (2010-2016) öğretim üyesi olarak çalıştı. Çeşitli
tarihlerde Prof. Erdoğan Amerika Birleşik Devletleri’ndeki muhtelif üniversiteler ve
düşünce kuruluşlarında misafir araştırmacı olarak bulundu.
Türkiye Bilimler Akademisi’nin aslî üyesi olan Prof. Erdoğan’ın başlıca eserleri
şunlardır:
Hukuk ve Adalet (2. b., 2022); Liberal Perspektif (2021), Türk Anayasa Hukuku (2. b.,
2019), Anayasa Hukukuna Giriş (2. b., 2019), Özgürlük, Hukuk ve Demokrasi (2018),
İnsan Hakları: Teorisi ve Hukuku (5. b., 2018), Türkiye’de Anayasalar ve Siyaset (9.
b., 2016), Anayasal Demokrasi (12. b., 2015); Aydınlanma, Modernlik ve
Liberalizm (2006); Anayasa ve Özgürlük (2002); Demokrasi, Laiklik, Resmî
İdeoloji. (2 b., 2000)
‘’Adalet ve Kalkınma Partisi’’ birkaç gün önce kuruluş yıldönümünü kutladı. Ben de bu vesileyle, yasal konumu itibariyle bir siyasî parti olarak bilinen AKP’nin gerçekte nasıl bir toplumsal formasyon olduğunu teşhis
Bu hafta içinde medyaya yansıyan iki haber özellikle üzerinde durulmayı hak ediyor. Bunlardan birinde dünyanın en büyük savunma şirketleri (ilk yüz) arasına ilk defa bu yıl beş Türk şirketinin de
Farklı toplumların benimsedikleri değerlerin neler olduğunu tespit etmek için çeşitli yerli ve yabancı kuruluşlar zaman zaman araştırmalar yaparlar. Ama bu her zaman onlara doğrudan doğruya hangi değerleri benimsediklerini sorarak yapılmaz;
Amerikalı iktisatçı Peter Boettke yazıyor: ‘’Kadim efsaneye göre, bir Roma imparatorundan şarkı söyleme yarışmasına katılan iki kişi arasında karar vermesi istenmiş. İmparator ilk yarışmacıyı dinledikten sonra, ikincinin ilkinden daha kötü
Geçenlerde gazetelerde bir hafta arayla iki ilginç haber yayımlandı. Tarih olarak daha yeni olanın başlığı şöyle: ‘’En fazla sansür yolsuzluk haberlerine’’. Haber şöyle devam ediyor: ‘’Free Web Turkey 2023 İnternet
‘’Devletsiz Hukuk’’ serisinin bu son yazısında 20. yüzyılın önde gelen klasik liberal düşünürü Friedrich A. Hayek’in (1899-1992) ‘’devletsiz hukuk’’la ilgili görüşlerini gözden geçireceğim. Hayek kariyerine iktisatçı olarak başlamış ve iktisatta
Vaktiyle Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) yan kuruluşu olarak bilinen ‘’Ülkü Ocakları’’nın genel başkanlığını da yapmış olan Sinan Ateş’in kurban gittiği cinayetin soruşturulması etrafında gelişen -en hafif deyimiyle- tuhaf olaylar serisi
Bir gazetenin 27 Haziran tarihli nüshasında ‘’Erdoğan normalleşme defterini kapattı’’ başlığıyla verdiği haber, paradoksal gibi görünse de, aslında Türkiye siyasetinin yeniden son yıllarda alıştığımız ‘’normal’’ine dönmek üzere olduğu anlamına geliyor.
Geçen yazıda ‘’Devletsiz Hukuk’’ yaklaşımının biri hukukçu diğeri iktisatçı olan yaşayan iki temsilcisinin -John Hasnas ve Bruce Benson’ın- görüşlerine göz atmıştım. Bugün ise devletsiz hukuk öğretisinin hayatta olmayan öncü temsilcisinin,