Günümüzün son derece bağlantılı dünyasında, ifade özgürlüğü konusunda çeşitli perspektiflerin tartışılması kaçınılmazdır. Teknolojik gelişmeler, hayatın her kesiminden insanların kendilerini ifade etmesini, görüşlerini dünya çapında paylaşma şanslarını inanılmaz kolaylaştırmaktadır. Birçok akademisyen
Yayınlar
Son 8-9 yıldır Adalet ve Kalkınma Partisi hükûmetlerinin siyasî avantaj elde etmek için dinî değer ve sembolleri kullanmayı alışkanlık haline getirdikleri kimsenin meçhulü değil. Daha önce yazdığım gibi, dinî değerlerin
Editör’den Bülten’in bu sayısını maalesef büyük bir felâketin yakıcı sonuçlarının ülkeyi kavurduğu olağanüstü bir zamanda hazırlıyoruz. İlki 6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve toplamda 10 ili etkileyen depremler serisi, halâ
Geçen haftaki yazımda ülkemizin maruz kaldığı büyük deprem felâketinin ilk sonuçlarının çağrıştırdığı duygu ve düşüncelerimi paylaşmıştım. Felâketin üstünden neredeyse iki hafta geçmiş olmasına rağmen arama-kurtarma çalışmaları halâ devam etmektedir ve
Bir hafta önce ülkemiz maalesef büyük bir felâkete maruz kaldı; Kahramanmaraş merkezli şiddetli bir deprem bu şehir yanında Antakya ve Adana başta olmak üzere toplam 10 ilde büyük hasara yol
Önce İsveç’te, ardından Hollanda’da Kur’an kitabını (Mushaf) yakma gösterileri, beklenebileceği gibi, birçok Müslüman toplumda, bu arada Türkiye’de de infial uyandırdı. Bu arada Türkiye hükümeti bunu aynı zamanda bir diplomatik meseleye
Başka birçok kavram veya ideoloji gibi milliyetçilik te mahiyeti sıkça yanlış anlaşılan bir ideoloji veya doktrindir. Nitekim, ‘’sokaktaki insan’’a göre milliyetçilik kendi ulusunun iyiliğini düşünmek demektir. Tahsil ve terbiye ile
Editör’den, Geçen Bülten’de olduğu gibi bu sefer de siyasî gündemin ön sırasında iktidarla muhalefetin gergin ilişkileri yer alıyor. En azından seçimlere kadar da bu durum değişmeyecek gibi. Ama bu konuya
Ondokuzuncu yüzyılın sonlarında Alman sosyolog Ferdinand Tönnies (1855-1936) sanayileşmenin toplumsal yapı ve kurumlar üzerindeki etkilerini ele aldığı Gemeinschaft und Gesellschaft (1887) adlı eserinde geleneksel cemaatçi-dayanışmacı toplumsal yapıların yerini gitgide bireyci
Editör’den, Türkiye’nin aşağı yukarı son on yıldır yaşamakta olduğu, faili belli olan çok yönlü kriz her gün daha da derinleşerek ve hız kesmeksizin devam ediyor. Bu arada, yasama organı ve