Herhangi bir kişinin başka herhangi bir kişiye karşı yegâne borcu, onun hayat ve özgürlüğüne saygı göstermekten ibarettir.
Türkçe
İnsan hakları devlet için bir sınır, kişiler için ise özgürlük ve adalet demektir.
Türkiye’de devlet, öteden beri onu kontrol edenler için geçim ve zenginlik kaynağı olagelmiştir. İlginç olan, son yıllarda bunun tamamen devletten geçinme ve (kendi tabanını) geçindirme derecesine varmış olmasıdır.
Üç-beş kişilik küçük bir arkadaş grubu bile pekâlâ "yasadışı örgüt" olarak yaftalanabilirdi!
Bugün hâlâ insanların ezici çoğunluğu, üreticiler ve tüketiciler olarak bizim kendi işimizi otorite azmanı memurların bizden daha iyi bildiklerine inanıyor.
Sendikal oluşumların zayıflatılması, sivil toplumun zayıflatılması ve gereğinden fazla politize olması, sivil toplumdan gelen farklı politik taleplerin alanının daralmasına yol açmaktadır.
Türkiye toplumu ‘’iyi’’ ve ‘’doğru’’ olan hemen hemen her şeyi ‘’Devlet’’e bağlar, dolayısıyla ‘’Devletin bekâsı’’ sokaktaki vatandaş için de en temel meseledir.
Kanıksama psikolojisi maalesef büyük ölçüde muhalefeti de etkisi altına almıştır.
Bu diyarda bağnazlık veya kesin inançlılık kısmî veya arızî bir durum değil, olağan bir resmî tutumdur.
Barışın yolu diye bir şey yoktur, barış yolun kendisidir.