Bu raporda, aşılama ile ilgili kamu siyasalarının özgürlükler açısından bir analizi gerçekleştirilmiştir. Bu analizde aşılama siyasaları tıbbi, politik veya ekonomik açıdan ziyade kamu siyasaları analizi süreci ve aktörleri (kamusal sorunların teşhis ve çözüm süreci) açısından incelenmiştir. Dolayısıyla; ulus devletlerin aşı üretimi ve dağıtımı konusundaki bencilliği ve yıkıcı rekabeti (aşı milliyetçiliği), aşı üretimi yapan, yaptıran ve aşı satın alma gücü nispeten yüksek devletlerin ellerindeki aşıları uluslararası ilişkilerde bir pazarlık konusu oluşturacak veya uluslararası arenadaki siyasi meşruiyetlerini artıracak yumuşak güç unsuru olarak kullanması (aşı diplomasisi) ve yeteri kadar aşı bulunmayan ülkelerin vatandaşlarının aşı olan ülkelere giderek aşı olması(aşı turizmi) olgularının incelenmesi, bu raporun odaklandığı konunun dışında kalmaktadır.
Kamu Siyasaları ve Özgürlükler Covid-19 Aşılama Siyasaları Örneği
Posted ByMete Yıldız
ODTÜ Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun olmuştur. Kamu Yönetimi alanında University of Southern California’dan yüksek lisans, Indiana University- Bloomington’dan doktora derecesini almıştır. Hacettepe Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü’nde Kamu Politikaları Anabilim Dalı başkanlığını yürütmektedir. 2011’de Türkiye Bilimler Akademisi Açık Ders Malzemeleri Projesi için yazdığı Kamu Siyasası Ders Notları birçok üniversitede ders kitabı olarak kullanılmaktadır. Mehmet Zahid Sobacı ile birlikte derledikleri Kamu Siyasası: Kuram ve Uygulama başlıklı kitap Türkiye Bilimler Akademisi tarafından 2014 Bilimsel Telif Eser Programı Mansiyon Ödülü’ne layık görülmüştür. Indiana Üniversitesi (ABD) ve Roma Sapienza Üniversitesi’nde (İtalya) misafir öğretim üyesi olarak kamu siyasası analizi konulu seminerler vermiştir. UNICEF, TÜBİTAK, TODAİE ve Kalkınma, İçişleri ve Aile ve Sosyal Politikalar bakanlıklarında kamu siyasası analizi konulu projeler yürütmüştür. Çalışma alanları yönetim reformu, kamu siyasası analizi, e-Devlet ve yerel yönetimler konularıdır.
Okumaya Devam Edin
Virüsle mücadele amacına yönelik tedbirlerin alınması yolundaki toplumsal uzlaşma hukukilikle ilgili kaygıların üzerini örtmemelidir. Unutulmamalıdır ki hukuk devletinden verilen her ödün salgın hastalıklar kadar tehlikeli olabilir.
Fiziksel şiddet oranlarının 19 yıllık süreçteki durağan seyri, Türkiye’nin hem yasalarda yaptığı değişiklikleri uygulamaya koyma konusunda hem de İstanbul Sözleşmesi’nden kaynaklanan önleme yükümlülüğünün gereklerini yerine getirmedeki yetersizliğini ortaya koymaktadır.
Özel mülkiyet sadece piyasaya hayat vermez, aynı zamanda demokrasinin varlığı için önemli olan muhalefet hakkını da mümkün kılar.