Örgütlenme ve toplanma özgürlüğü siyasi, sosyal, dini, etnik, sınıfsal, kültürel vb. hayatın tüm alanlarını kapsayan bir özgürlüktür. Dolayısıyla farklı alanları kapsayan bir özgürlük ister istemez diğer özgürlükler ile ilişkilenmektedir. Bu durum kendi başlarına temel insan hakkı olmaları dışında aslında bir başka temel hak ve özgürlük ile olan ilişkileri sebebiyle de onları önemli kılmaktadır. Toplanma özgürlüğü olmadan örgütlenme özgürlüğü bir anlam ifade etmeyeceği gibi bu iki özgürlük olmadan da ifade özgürlüğü büyük bir yara alacaktır. Çünkü örgütlenme ve toplanma özgürlükleri tanımları ve temel amaçları itibariyle bireylerin kendileri daha iyi ifade edebilme ve gereken hallerde kamuoyu oluşturabilme çabasının araçlarıdır. Sosyal ve siyasi konularda sağlanan ifade özgürlüğünün özel bir versiyonu olarak düşünülebilecek inanç özgürlüğü de yine toplanma ve örgütlenme özgürlüğü ile yakın ilişkilidir. Bir adım daha öteye götürürsek ortak bir cephe oluşturmaları varlıkları açısından hayati öneme sahip olan işçilerin sendikal hakları da yine aynı ilişkiler ağı içindedir. Dolayısıyla örgütlenme ve toplanma özgürlüğüne getirilecek kısıtlamalar ilişkili olmaları açısından ifade ve inanç özgürlükleri ile diğer özgürlüklere de zarar verme riski taşımaktadır. 

Özgürlük Araştırmaları Derneği olarak “Örgütlenme ve Toplanma Hakkı”na dair sorunlara dikkat çekmek, çözüm önerileri geliştirmek, ilgili anayasal haklara yönelik kamuoyunda farkındalık ve bilgi artışı sağlamak ve hazırlayacağımız rapor ile uluslararası camiada savunuculuk faaliyetleri yürütmek amaçlarıyla “Toplanma ve Örgütlenme Özgürlüğü ve Türkiye’de Katılımcı Demokrasinin Durumu” projemiz kapsamında bu raporu hazırlamış bulunmaktayız. Özgür ve müreffeh bir Türkiye vizyonumuzu gerçekleştirmek için yaptığımız çalışmalarda bu hak ve özgürlüklerin demokrasi ve hukuk devletinin vazgeçilmez öğeleri olduğunu vurgular ve bu çalışmanın insan hakları alanında çalışan örgütlere faydalı ve karar alıcılara yol gösterici olmasını temenni ediyoruz.

Önceki İçerikTürkiye’de Hükümet Sistemi ve Siyasi Rejim için Yeni Bir Perspektif
Sonraki İçerikÖzgürlük Gündemi Sayı 27