RaporYayınlar

Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK)

Ulusal kurum kavramı, anayasa ve/veya bir yasaya dayanarak hükümetler tarafından kurulan ve işlevleri özel olarak insan haklarının geliştirilmesi ve korunması olarak tanımlanan organları ifade eder. Ulusal İnsan Hakları Kurumlarını (UİHK), devletler tarafından kurulan, anayasal ya da yasal yetkilerle donatılmış insan hakları koruma mekanizmaları olarak tanımlamak mümkündür. Farklı ülkelerde işlevleri, yetkileri ve organizasyonel yapıları bakımından farklı biçimlerde kurulmuş UİHK örnekleri bulunmaktadır. Geniş yetkilere sahip Ulusal İnsan Hakları Komisyonları, kamu yönetimine yönelik sorunları ele alan ombudsmanlık kurumları, genel veya özel bir alanda yetkilendirilmiş Ayrımcılıkla Mücadele/Eşitlik Kurumları veya Güney Afrika İnsan Hakları Komisyonu örneğinde olduğu gibi devlet kurumlarına yönelik şikâyetleri de inceleyen hibrit ulusal kurum örnekleri bulunmaktadır. Bazı ülkelerde işlevleri farklı birden fazla kurum örnekleri bulunmaktadır. Türkiye’de 2012 yılında Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsmanlık) ve Türkiye İnsan Hakları Kurumu (TİHK) olarak görev alanları farklı iki kurum kurulmuştur.

UİHK’ların yapıları, işlev ve yetkilerinin belirlenmesinde devletlerin şeffaf ve katılımcı bir süreç işleterek, insan hakları sorunlarına ilişkin kapsamlı bir analiz yapması ve temel sorun alanlarını ortaya koyması etkili bir kurum yaratılması bakımından önemlidir. 

Ulusal ölçekte mekanizmalar olmaları ya da kurumsal yapılarının çeşitliliği, UİHK’lar için evrensel standartların bulunmadığı ya da bu standartlara uygunluğunun önem taşımadığı anlamına gelmemektedir. Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komisyonu tarafından 1991 yılında kabul edilen Ulusal Kurumların Statüsüne İlişkin İlkeler, 20.12.1993 tarihli BM Genel Kurulunda 48/134 sayılı karar ile onaylamıştır. Kısaca Paris İlkeleri olarak adlandırılan bu belge UİHK’ların yapısı, yetkileri, görevleri ve çalışma yöntemleri konusundaki temel asgari uluslararası standartları belirlemektedir. Ayrıca Irkçılığa ve Hoşgörüsüzlüğe Karşı Avrupa Komisyonunun (ECRI) Eşitlik Kurumlarının Ulusal Düzeyde Irkçılıkla ve Hoşgörüsüzlükle Mücadele Etmesi’ne ilişkin Genel Politika Tavsiyeleri ve Avrupa Konseyi tarafından 2018 yılında kabul edilen 2018/951 sayılı Eşitlik Kurumları İçin Standartlar Genel Tavsiye Kararı ve Avrupa Konseyi direktiflerinde ulusal kurumlara ilişkin Paris İlkeleri ile uyumlu ek standartlar da bulunmaktadır.

İnsan hakları ihlaline uğrayanlar için UİHK’lar, yargı sistemlerinin usulü karmaşıklığı/ bürokrasisi, uzun yargılama süreleri ve mali külfeti karşısında alternatif bir adalete erişim mekanizması olarak da işlev görmektedir. Ulusal Azınlıkların Dil Haklarına İlişkin Oslo Tavsiyeleri3 ile Adalete Erişim Hakkında Graz Tavsiyeleri, ulusal kurumların adalete erişime ilişkin rollerinin altını çizmektedir. Bu işlevleri bakımından ulusal kurumların bağımsızlığı ve etkililiği hayati önemdedir.

Ülkemizde, UİHK’ların kurulması Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 2012 yılında 7 gün arayla kabul edilen 6328 sayılı Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK) Kanunu ve 6332 sayılı Türkiye İnsan Hakları Kurumu (TİHK) Kanunu ile gerçekleşmiştir.4 TİHK, 2016 yılında çıkarılan 6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Kanunu ile ortadan kaldırılmıştır.

Bu raporun konusu TİHEK’in yetkileri, işlevleri, kurumsal yapısı ve kurulduğu tarihten bu yana geçen sekiz yılda ortaya koyduğu uygulamaların evrensel standartlara uygunluğunun değerlendirilmesi ve öneriler geliştirilmesidir.

Nejat Taştan’ın “Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK)” raporunun tamamına aşağıdan ulaşabilirsiniz.


Shares:

Okumaya Devam Edin