Kötümserlik demokrasiye inancı zayıflatan ve başka yöntemlerin revaç görmesini kolaylaştıran ve huzursuzluğu besleyen bir olgudur.
Yayınlar
Özgürlük Araştırmaları Derneği 2016 yılında özgürlük adına verdiği mücadelenin raporunu sizlerle paylaşıyor.
Sanayi 4.0, en basit ifadesiyle, dijital olarak birbiriyle iletişim halinde olan imalat süreçlerinin bütününü ve bu dönüşüme imkan veren politikalar serisini ifade etmektedir
Radikalleşme, demokrasi talebiyle başlayan Arap Baharı’nın bütün masumiyetini silip süpürdü. Bu sayede, Esad yönetiminin diplomatik performansı hatırı sayılır bir şekilde arttı ve rejime verilen destek daha meşru bir hal aldı.
AB, ekonomik alanda olduğu gibi adaylık sürecinden başlayarak Türkiye’de gerçekleştirilen devrim niteliğindeki siyasi reformların da başlıca itici gücü olmuştur.
Haberlerde kullanılan dilde zaman zaman “kaçak mülteciler”, “yasadışı yollarla sınırdan geçen kaçaklar” gibi nitelemelere de yer verildiği, bu anlamda bir anlamda mültecilerin “suçlu” olarak sunulduğu da gözlenmektedir.
Darbe ile mücadelede kademeli yaklaşımın kullanılması bir yandan darbeye karşı etkin bir mücadele yapılırken, diğer yandan rekabetçi piyasanın korunması sağlanacak ayrıca ülke imajını yükseltme imkanı da değerlendirilmiş olacaktır.
Demokrasi Aristoteles için kötü rejimler arasında yer almaktadır. Ona göre, demokrasi demos’un yani, yoksul çoğunluğun, özellikle zengin mülk sahiplerinin aleyhine olan “sınırlanmamış” yönetimidir.
İktisat perspektifinden “en iyi çözüm” olan tamamen yeniden yapılanmanın siyaseten uygulanabilir olmaması, diğer taraftan AB’nin dağılmasının doğuracağı maliyetleri aktörlerin üstlenmeyi göze alamaması farklılaştırılmış Avrupa fikrini “ikinci en iyi çözüm” haline
Başkanlıkla yönetilen “Latin Amerika ülkelerinin hemen hepsinde demokratik süreçler, ya askerî darbeler ya da Juan Peron, Alberto Fujimori, Hugo Chavez gibi liderlerin popülist otoriter yönetimleriyle kesintiye uğramıştır.