Mülkiyet hakları özgür bir toplumun temelidir ve başkalarının haklarını ihlal etmediğimiz sürece, kişisel değerlerimize göre yaşamamızı ve mutluluğu kendi yöntemlerimizle aramamızı sağlarlar. Bu nedenle federal Anayasa ve her eyalet anayasası
Blog
PERC, serbest piyasa çevreciliğinin evidir. Peki serbest piyasa çevreciliği nedir? Bir ilke beyanı mı? Bir ekonomik teori mi? Siyasi bir toplanma çağrısı mı? PERC ile uzun süreli bağları olan biri
Giriş Vergilendirilen ekonomik kaynağa göre, servetten alınan vergiler sınıfına dâhil olan Motorlu Taşıtlar Vergisi (MTV), vergi sistemimize Hususi Otomobil Vergisi adı altında 1957 yılında girmiş ve kapsamı genişleyerek günümüze kadar
Uluslararası partnerimiz Fraser Institute, Dünya Ekonomik Özgürlükler Endeksi'ni yayınladı. 2019 yılı verilerine dayanarak oluşturulan 2021 Ekonomik Özgürlükler Raporu'nda 165 ülke arasında 112. sırada yer alan Türkiye, 2021 yılı verilerine dayanarak
2015 yılında imzalanan ve bir yıl sonra yürürlüğe giren Paris Anlaşması, Türkiye dahil 191 Birleşmiş Milletler üyesi devletin taraf olduğu bir iklim anlaşmasıdır. Anlaşma esasen, iklim değişikliğinin azaltılması ve bu
MHP destekli AKP/Erdoğan yönetiminin acı birer ironi niteliğindeki girişimleri hiç eksik olmuyor. Yakın geçmişte bunun tipik örneklerini, hükûmetin bir yandan hak-hukuk tanımayan baskıcı uygulamalarına devam ederken, öbür yandan ikide bir
Yararcılık (utilitarianism), genel anlamıyla, en iyi eylemin toplam mutluluğu veya refahı en üst düzeye çıkaran eylem olduğunu öne süren bir ahlak ve etik teorisidir. İyi ve kötü ayrımını eylemlerin yarattığı
İlkokul öğrenciliği yıllarımda değilse de, orta öğrenimim sırasında çokça duyduğum şöyle bir sloganımsı ifade vardı: ‘’Cumhuriyet fazilete dayanan bir yönetim şeklidir’’ veya kısaca ‘’cumhuriyet fazilettir.’’ Türkiye’de Cumhuriyet’in ilânının yüzüncü yılı
İnsanların çoğu otoriterizm, diktatörlük, istibdat ve benzeri antidemokratik ve antiliberal rejimlerin bedhah veya kötü niyetli kişi yahut kişiler tarafından yukarıdan aşağıya doğru tek taraflı bir şekilde kurulduklarını düşünme eğilimindedir. Bu
Türkiye’de gelir vergisi alanında modern anlamda ilk çalışmalar Alman Gelir Vergisi Kanunu baz alınarak 1950 yılında 5421 sayılı Kanun ile yapılmıştır. Ancak, uygulamada yaşanan bazı zorluklar nedeniyle yeniden düzenlenerek 193