Sivil itaatsizlik esas olarak demokratik hukuk devletlerinde söz konusu olan bir yurttaş protestosu türüdür. Bununla beraber, demokratik hukuk devleti özelliğini tamamen yitirmiş olmayan veya bu özelliğini önemli ölçüde yitirmiş olmasına
Blog
2 Mayıs 2017 tarihinde yaptığım bir facebook paylaşımında şöyle demiştim: ‘’Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iktidardaki Partiye genel başkan olmasının muhtemel sonuçlarından biri, artık AKP'yi de eleştirmenin riskli hale gelmesi ve bu riskten
Hatırlanacağı gibi, Yargıtay geçen yıl bu sıralar ‘’yılan hikâyesi’’ne dönen Kavala ve ‘’Gezi olayları’’ dosyalarının tek bir davada birleştirilmesine karar vermişti. İşte o davanın ilk derece aşaması nihayet sonuçlandı. İstanbul
Egemenlik bir siyasî toplumdaki en üstün otoritenin nihaî kaynağına işaret eder. Tarihsel olarak egemenlik mutlak kralların kendilerine rakip olan sosyal ve siyasî güçlere –başta kiliseye ve feodal aristokrasiye- karşı kendi
Bilindiği gibi, "Amerikan liberalizmi"nde liberalizmin klasik, liberteryen anlamından farklılaşan birçok unsur var. Bunların galiba en bilineni, "serbest piyasa"nın ve onun temelini oluşturan ekonomik özgürlüklerin bu perspektifte neredeyse marjinal bir yer
ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye’de insan hakları ihlâlleriyle ilgili 2021 raporunu açıklaması bizimkileri çok kızdırdı. Nitekim Dışişleri Bakanlığı bu konuda sert bir açıklama yaparak, Türkiye’ye yöneltilen ‘’asılsız iddialar’’ı külliyen reddettiklerini duyurdu
Siyasî partiler esas olarak temsilî rejimin uygulanma araçları olarak 18. yüzyıl sonlarında ortaya çıkmışlardır. Başlangıçta iktidarı ele geçirme çabası içindeki rakip gruplar veya hizipler olarak ortaya çıkmışlarsa da, partiler zamanla
Geçen hafta ilginç bir şey oldu: Cumhuriyet gazetesi kendisince makbul olan ‘’hukuk ve siyaset dünyası’’nın ileri gelenlerinden de yardım alarak, 1961 Anayasasının ‘’en demokratik anayasa olduğu’’na kamuoyunu ikna etme kampanyası
‘’Özgürlük Geleneği’’ terimiyle klasik-liberal ve liberteryen siyasî düşünce geleneğini kast ediyorum. Vaktiyle, yaklaşık üç buçuk asır önce John Locke’la (1632-1704) başlamış olan bu büyük gelenek hakkındaki ilk kapsamlı makaleme ‘’Liberal
Fraser Enstitüsü 1996 yılından beri bir Ekonomik Özgürlükler Endeksi’ni hazırlamaktadır. Ekonomik Özgürlükler Endeksi’nin metodolojisinin geliştirilmesi aşamasında Milton Friedman, Rose Friedman, Douglass North, Gary Becker, William Niskanen ve Gordon Tullock gibi